5510 Sayılı Kanun Kapsamında Anonim Şirket Ortaklarının Sigortalılıkları Ve Sosyal Güvenlik Destek Primi İlişkisi

1. Giriş:

Beş veya daha fazla gerçek veya tüzel kişi tarafından iktisadi amaçla kurulmuş, belirli miktarda ve paylara bölünmüş bir ana sermayesi bulunup, borçlarından dolayı yalnız mal varlığı ile sorumlu olan bir sermaye şirketi türü olarak tanımlanan anonim şirketlerin iki tür ortağı vardır. Kurucu ortak ve yönetim kurulu üyesi ortak olarak tasnif edilen bu iki tür ortağın sigortalılığı bakımından 01.10.2008 tarihinden itibaren bir ayrım noktasına gelinmiş bulunmaktadır. Bu ayrım hem normal sigortalıları hem de herhangi bir kurumdan yaşlılık aylığı bağlandıktan sonra anonim şirketi ortağı olanları etkileyen özelliklere sahip bulunmaktadır.

2. Anonim Şirket Ortaklarının Sigortalılık Durumu:

Anonim şirket ortakları 01.10.2008’den önce sigortalılık bakımından 1479 sayılı Bağ-Kur Kanununa tabi bulunuyor ve bu anlamda zorunlu sigortalı sayılmaktaydılar.[1]

Anonim şirketlerin kurulabilmesi aşamasında ortakların şirket ana sözleşmesi ile birlikte ticaret sicil memurluğuna başvurmaları gerekmektedir. Bu başvuru neticesi ticaret sicil memurluğunca da bu kişilerin sicil memurluğuna başvuru tarihi itibariyle ticaret odasında da adlarına ferdi dosyalar açılarak kayıtları gerçekleştirilmektedir. Yeni şirketin kamuoyunca da bilinmesi amacıyla şirketin kurulduğu Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayınlanır ve böylece anonim şirketin kurulumu gerçekleşmiş olmaktadır. Ticaret sicil kaydının başlangıç tarihi Bağ-Kur sigortalılığının başlangıç tarihi olmaktadır.

Anonim şirketlerin kurucu ortağı olmayan yönetim kurulu üyesi olan kişilerse önce şirketin yönetim kurulu üyeliğine seçildiği, sonra yönetim kurulu üyeliğinden kaynaklanan bu ortaklığı ticaret sicil memurluğunda kayıt altına alındığından ötürü, anonim şirketlerin yönetim kurulu üyesi olan ortaklarının Bağ-Kur sigortalılıkları, genel kurul tutanağındaki tarih baz alınarak başlatılmaktadır.

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile Anonim Şirket Kurucu ve Yönetim Kurulu Üyesi ortaklarının sigortalık hallerinde değişikliğe gidilmiş bulunmaktadır. Buna göre 5510 sayılı Kanunla[2]01.10.2008 tarihinden itibaren anonim şirketlerin salt yönetim kurulu üyesi ortakların zorunlu sigortalı olması öngörülmüş, anonim şirket kurucu ortaklarını ise zorunlu sigortalılık kapsamından çıkartılmış bulunmaktadır.

Anonim şirket kurucu ortağı olmasına rağmen eski adıyla Bağ-Kur sigortalılığı yeni adıyla 4/b sigortalılığı kapsamında kalmak isteyenler için 01.04.2009 tarihine kadar bir süre tanınmış, bu tarihe kadar başvuranların sigortalılıkları sürdürülmüştür.[3]Başvuru yapmayan anonim şirket kurucu ortaklarının ise bu sigortalılıklarına 01.10.2008 tarihi itibariyle son verilmiş bulunmaktadır. Bu başvuru süresi 5510 sayılı Kanun açısından hak düşürücü süre sayılmış ve anonim şirketlerin kurucu ortaklarından 01.04.2009’a kadar SGK’ya sigortalılıklarını devam ettirmeye yönelik yazılı müracaat yapmaksızın 01.10.2008’den sonra prim ödemeye devam edenlerin ödedikleri bu primlerin talepleri durumunda yasal faiziyle birlikte geri iade edilmesi öngörülmektedir.[4]

Yani 01.10.2008 tarihinden itibaren yönetim kurulu üyesi olmayan kurucu ortaklarla şirket ortağı olmayan yönetim kurulu üyeleri 4/b sigortalılığı kapsamı dışında bırakılmışlardır.

Anonim Şirketlerin Yönetim Kurulu Üyesi Olan Ortaklarının sigortalılıkları Yönetim Kuruluna seçildikleri tarihten itibaren başlayacak ve Yönetim Kurulu üyeliklerinin sona erdiği tarihten itibaren

sona erecektir.

3. Yaşlılık Aylığı Sahibi Anonim Şirket Ortakları ve Sigortalılık Çakışmaları

SSK, Bağ-Kur veya Emekli Sandığı emeklilerinin de yaşlılık aylığı sahibiyken bağımsız çalışmaya başlamaları Sosyal Güvenlik Destek Primine tabi olacakları 5510 sayılı Kanunda düzenlenmiş bulunmaktadır. Buna göre emekliler tarımsal faaliyetler hariç olmak üzere Bağ-Kur sigortalılığı kapsamına girecek çalışmalara başlamaları ve aylıklarının kesilmemesi için yazılı istekte bulunmaları durumunda yaşlılık aylıklarının ödenmesine devam edilmektedir. Bunlardan, almakta oldukları aylıklarının sosyal yardım zammı dâhil brüt tutarı üzerinden 2008 yılının son üç ayı için % 12’si, 2009 yılı için % 13’ü, 2010 yılı için ’ü, oranında sosyal güvenlik destek primi kesilmektedir. 2011 ve daha sonraki yıllar için ise almakta oldukları aylıklarının sosyal yardım zammı dâhil brüt tutarı üzerinden % 15’i oranında kesinti yapılmaya devam edilecektir.[5]

Bu noktada SGK’dan malûllük aylığı ya da sürekli iş göremezlik geliri elde edenlerin 5510 sayılı Kanun’a tabi bir işyerinde çalışmaları halinde, Sosyal Güvenlik Destek Primi’ne tabi olmayacaklarının bu uygulamadan muaf tutulduklarını belirtmekte fayda bulunmaktadır.

4/b sigortalılıkları salt anonim şirket kurucu ortaklığına dayanan ve yaşlılık aylığıyla alan emekli durumdaki sigortalılar için 01.10.2008’den sonra yeni bir durum zuhur etmiş olup, bu kişiler için 01.10.2008 tarihinden sonra SGDP kesintisi zorunluluğu kalkmış bulunmaktadır. Fakat aynı zamanda anonim şirket yönetim kurulu üyesi ortaklar için sigortalılık zorunluluğu sürdüğü için bunların SGDP ödeme zorunluluğu da devam etmektedir.

Kimi zaman bu emekli anonim şirket ortakları aynı veya başka bir şirkette 4/a sigortalısı (Eski SSK sigortalısı) da olabilmektedirler. Bu durumda önce başlayan ve kesintisiz devam eden sigortalılık esas olup, hangi sigortalılığa dâhil ise o koldan SGDP zorunluluğuna tabi olmaları gerekmektedir. Yani aynı emekli kişide çakışan 4/a (SSK) ve 4/b (Bağ-Kur) sigortalılıklarında tıpkı normal çalışanlardaki SSK-Bağ-Kur çakışmalarında yapılan uygulama gibi “Önce başlayan ve kesintisiz devam eden” sigortalılık kuralının uygulanması gerekmektedir.

Elbette 4/a sigortalılığına tabi durumdaki emekli anonim şirket yönetim kurulu üyesi ortaklarının sosyal güvenlik destek primi ödeme yükümlüsü işverenleri olacak, emekli aylıklarından bu amaçla bir kesinti yapılması gerekmeyecektir. Yaşlılık aylığı almakta iken 4/a (SSK) sigortalılığına tabi bir işyerinde çalışan sigortalının aylık brüt maaşı 3.000 TL sosyal güvenlik destek primi; sigortalı hissesi (3.000 x % 7,5 =) 225 TL işveren payı ise, (3.000 x % 22,5=) 675 TL olacak, bundan maada işveren iş kazası ve meslek hastalığı sigorta kollarından da prim ödeyecektir. Ücretli olarak çalışanların prime esas kazançları üzerinden kesilen bu sosyal güvenlik destek primlerinin de ücretin vergi matrahının tespitinde indirim olarak dikkate alınması gerekecektir.

Yaşlılık aylığı sahibiyken yeniden 4/a sigortalısı olarak çalışmaya başlayanların sosyal güvenlik destek primi ödeyerek çalışabilmeleri yazılı taleplerine bağlı bulunduğundan işverenlerin hatalı bir işlem yapmamak amacına matuf olarak SSK’dan yaşlılık aylığı almakta olan çalışanlarını, işe alırken sosyal güvenlik destek primine tabi olarak çalışıp çalışmayacakları dilekçeleriyle tespit etmelerinde fayda bulunmaktadır.

Anonim şirket kurucu ortağı olup 4/b sigortalısı olarak SGDP’ye tabi çalışmakta olanlar aynı zamanda 4/a sigortalılığını da tali olarak sürdürmekte iseler bu sigortalılıkları da 01.10.2008’den itibaren tali sigortalılıktan asli sigortalılığa geçmiş olacaktır.

Ortağı olduğu şirkette 4/a sigortalısı olarak çalışmaya devam eden normal sigortalılar 01.10.2008’den sonra da ortağı oldukları şirketteki bu sigortalılıklarını sürdürebilecekler, 01.10.2008’den sonra ilk defa veya yeniden ortağı olduğu şirkette 4/a sigortalısı olarak bildirilmek mümkün olmayacaktır. Bu kural emekli anonim şirket ortaklarına da teşmil edilebileceğinden 01.10.2008’den önce ortağı olduğu şirkette çalışan 4/a sigortalısı olarak bildirilenler 01.10.2008’den sonra da sigortalılıklarında bir kesinti oluncaya kadar bildirilmeye devam edilebilecekler, fakat sigortalılıklarında bir kesinti olması halinde ortağı olduğu şirketten yeniden 4/a sigortalısı olarak bildirilemeyeceklerdir. [6]

4. Sonuç:

Anonim şirket kurucu ortaklarının zorunlu sigortalılık kapsamından çıkartılmaları ülkemiz çalışanların sigortalılığı bağlamında önemli değişikliklere yol açmış bulunmaktadır. Yönetim kurulu üyesi olmayan kurucu ortakları başkaca bir sigortalılık bağları da yoksa 01.10.2008’den itibaren zorunlu sigortalılık kapsamında sayılmayacaklarından bunlardan yaşlılık aylığı sahibi çalışanların emekli aylıklarından SGDP kesintisi yapılması da gerekmemektedir. Bunlardan aynı zamanda 4/a sigortalılığı kapsamında çalışmaya devam edenlerin sosyal güvenlik destek primlerinin 4/a sigortalılığı kapsamında ücretleri üzerinden ve işverenlerince ödenmesi gerekmektedir. Uygulamada sıkça rastlandığı üzere ortağı olduğu şirkette 4/a sigortalısı olarak çalışanların bu sigortalılıklarında bir kesinti oluncaya kadar devam edebileceğini, kesinti olması durumunda ise aynı şirkette çalışan 4/a sigortalısı olarak yeniden bildirimlerinin yapılamayacağını bir kez daha hatırlatmak gerekmektedir.

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*