Bir süreden beridir yazılı ve görsel basın yoluyla ülke gündeminde bulunan gelir idaresi ile mükellefler arasında yargıya intikal eden onbinlerce ihtilaflı dosya içeriği kamu alacağının yargı dışında sona erdirilmesine imkân tanıyan 5736 sayılı “Bazı Kamu Alacaklarının Uzlaşma Usulü İle Tahsili Hakkında Kanun” 27.02.2008 tarihinde 26800 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Anılan Kanun ile bir kısım kamu alacaklarının belirlenen şartlarda daha düşük tutarda ve taksitler halinde ödenmesine imkân tanınmıştır. Kanunun konuya ilişkin maddeleri yayımı tarihinde yürürlüğe girmiş olup mükelleflere Kanundan yararlanmaları için kısa bir başvuru süresi tanınmıştır.
Kanunun genel gerekçesinde yer alan “Hazırlanan tasarıyla, ihtilaflı alacakların bir an önce Hazineye intikalini sağlamak ve yargı mercilerinin iş yükünü hafifletmek amacıyla, mükelleflere ihtilaflı alacaklar için bir kez daha 213 sayılı Kanunun uzlaşma hükümlerinden yararlanma fırsatı verilmesi ve uzlaşma yolu ile alacakların tasfiye edilmesi önerilmektedir.” biçimindeki açıklamadan da anlaşılacağı üzere 5736 sayılı Kanun, içeriği itibariyle bir vergi affı olmayıp mükelleflerin çeşitli nedenlerle yargıya taşıdıkları kamu alacaklarından; devletin, hem yargının yükünü hafifletmek hem de bu şekilde tahsili halinde mükelleflerin ticari faaliyetlerini sekteye uğratabilecek tutardaki kamu alacaklarının bir kısmından feragat ederek kalan kısmın hazineye intikalini sağlamaya yönelik yapılan bir düzenlemedir.
Yazımızda; 5736 sayılı Kanunun 1. maddesi kapsamında 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre ikmalen, re’sen ve idarece tarh edilen vergi, resim, harçlar, fon payı ve bunlara bağlı vergi ziyaı cezaları ile usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarının uzlaşma yoluyla tahsiline ilişkin açıklamalara yer verilmiştir.
1- Uzlaşma Yoluyla Taksitlendirilecek Kamu Alacakları Nelerdir.
a- 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre ikmalen, re’sen ve idarece tarh edilen;
– vergi,
– resim,
– harçlar,
– fon payı
– bunlara bağlı vergi ziyaı cezaları ile usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları,
Mükelleflerin başvurusu üzerine uzlaşma yoluyla tahlil edilebilecektir.
b- Türkiye Büyük Meclisine sevk edilen kanun tasarısında sadece; il özel idareleri ile belediyelere ait vergi, resim ve harçlar uzlaşma kapsamı dışında tutulmuşken yasanın TBMM’ndeki görüşmelerinde 213 sayılı Vergi Usul Kanunun “Kaçakçılık suçları ve cezaları” başlıklı 359. maddesinde yer alan fiilleri işleyenler ile bu fiillere iştirak edenler adına tarh edilen vergi, resim, harçlar ve fon payları ile bunlara bağlı vergi ziyaı, usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları da uzlaşma kapsamı dışına çıkarılmıştır.
2-Hangi Aşamadaki Kamu Alacakları Uzlaşmadan Yararlanacaktır.
Mükellefler, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre ikmalen, re’sen ve idarece tarh edilen vergi, resim, harçlar, fon payı ve bunlara bağlı vergi ziyaı cezaları ile usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarını içeren kamu alacaklarından (“Kaçakçılık suçları ve cezaları” başlıklı 359. maddesinde yer alan fiilleri işleyenler ile bu fiillere iştirak edenler adına tarh edilen vergi, resim, harçlar ve fon payları ile bunlara bağlı vergi ziyaı, usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları ile belediye ve il özel idarelerine ait vergi, resim ve harçlar hariç);
a- Vergi mahkemeleri, bölge idare mahkemeleri ve Danıştay nezdinde dava açma, ilgisine göre itiraz ve temyiz süreleri geçmemiş veya ihtilaflı olup kanun yolu tüketilmemiş bulunan,
b- 27.02.2008 tarihi itibarıyla uzlaşma veya tarhiyat öncesi uzlaşma talebinde bulunulmuş ancak tarhiyat öncesi uzlaşma taleplerinde uzlaşma günü verilmiş olmakla birlikte henüz uzlaşma günü gelmemiş, diğer uzlaşma taleplerinde ise henüz uzlaşma günü verilmemiş veya uzlaşma günü gelmemiş olan,
c- Uzlaşmanın vaki olmadığına dair tutanağa yazılan nihai teklifin kabulü için henüz süresi geçmemiş olan,
Kamu borçları için 5736 sayılı Kanun kapsamında uzlaşma talebinde bulunabilirler.
3- Uzlaşmadan Yararlanabilmek İçin Hangi Tarihler Arasında Nereye Başvurulmalıdır.
a- Mükelleflerin 2/a bendi için 5736 sayılı Kanuna göre 31.03.2008 tarihine kadar uzlaşma talebinde bulunmaları gerekmektedir. Kanunda mükelleflerin uzlaşma talebi için nereye başvurmaları gerektiğine ilişkin bir belirleme yapılmamış olmakla birlikte 1 Seri No’lu 5736 Sayılı Bazı Kamu Alacaklarının Uzlaşma Usulü İle Tahsili Hakkında Kanun Genel Tebliği’nin “Başvuru Süresi Ve Şekli” başlıklı II-A-1 bölümünde yapılan açıklamalar kapsamında başvurularını tarha yetkili vergi dairesine örneği ekte yer alan dilekçe (üç nüsha) ile yapmaları gerekmektedir.
b- 2/b bendi kapsamındaki mükelleflerden kendilerine uzlaşma veya tarhiyat öncesi uzlaşma günü verilen ancak tarhiyat öncesi uzlaşma günü gelmemiş olanların uzlaşmaları 213 sayılı Vergi Usul Kanununa göre yerine getirilecektir. Mükellefler 5376 sayılı Kanunun 1. madde hükümlerinden yaralanmak isterlerse uzlaşma gününde bu Kanundan yararlanmak istediklerine ilişkin yazılı taleplerini içeren dilekçelerini (üç nüsha) uzlaşma komisyonlarına vereceklerdir.
c- 2/c bendi kapsamında uzlaşmanın vaki olmaması nedeniyle uzlaşma komisyonu tarafından uzlaşma tutanağına yazılan nihai teklifin kabulü için henüz süresi geçmemiş olan mükellefler dava açma süresi içinde (Uzlaşmanın vaki olmaması halinde mükellef veya ceza muhatabı; tarh edilen vergiye veya kesilen cezaya, uzlaşmanın vaki olmadığına dair tutanağın kendisine tebliğinden itibaren genel hükümler dairesinde ve yetkili vergi mahkemesi nezdinde dava açabilir. Bu takdirde, dava açma müddeti bitmiş veya 15 günden az kalmış ise bu müddet tutanağın tebliği tarihinden itibaren 15 gün olarak uzar. VUK ek 7. madde) tarha yetkili vergi dairesine tebliğ ekinde yer alan dilekçe ile başvuruda bulunarak nihai uzlaşma tutanağında yazılı tutarlar için dava açmamak koşuluyla 5736 sayılı Kanun hükümlerinden faydalanabilirler.
Bu durumdaki mükelleflerin 5736 sayılı Kanundan yaralanabilmeleri için, başvurularını 31.03.2008 tarihine kadar değil, dava açma süresi içinde yapmaları gerekmektedir.
4- Uzlaşmanın Geçerli Olması İçin Mükellefler Tarafından Yapılması Gerekenler:
Mükellefler ile idare arasında 5736 sayılı Kanunun 1. maddesi kapsamında kamu alacaklarına ilişkin olarak varılan uzlaşma ve bu uzlaşmaya istinaden taraflar arasında düzenlenen uzlaşma tutanağının geçerli olabilmesi için mükelleflerin tarh edilen vergi, resim, harçlar ve fon payları ile kesilen cezalara karşı dava açmamaları, açılmış davalardan uzlaşma tutanağını imzaladıkları tarihte vazgeçmeleri şarttır.
Bu amaçla, uzlaşma tutanağını imzalayan mükelleflerin yargıdaki ihtilaflarından vazgeçtiklerini ifade eden dilekçelerin (üç nüsha olarak) uzlaşma komisyonuna verilmesi gerekmektedir. Dilekçelerin komisyona verildiği tarih, ilgili yargı merciine verildiği tarih sayılarak dilekçelerin bir nushası gereği için ilgili yargı merciine gönderilecektir.
Uzlaşmadan yararlanmak üzere başvuruda bulunan ve açtıkları davalardan vazgeçen mükelleflerin, ihtilafları ile ilgili olarak daha önce verilmiş ve kanun yolu tüketilmemiş kararlar uyarınca, taraflara tebliğ edilip edilmediğine bakılmaksızın işlem yapılmaz. İhtilafa ilişkin nihai kararın kesinleşmiş olması halinde bu madde hükmünden yararlanılamaz. Bu takdirde kesinleşmeye ilişkin kararların bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla taraflardan birine tebliğ edilmiş olması şarttır.
5- Uzlaşma Neticesinde İdare ile Mükellef Tarafından Uzlaşılan Vergi Ve Cezaların Tahsil Şekli Nasıl Olacak:
İdare ile mükellefler arasında varılan uzlaşma neticesinde tahakkuk eden vergi, resim, harçlar, fon payları ile bunlara bağlı vergi ziyaı, usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları ile 5736 sayılı Kanun kapsamında yapılan uzlaşma tarihine kadar hesaplanacak gecikme faizleri toplamı mükellefler tarafından 18 ayda 18 eşit taksitte ödenecektir. Taksit tutarlarına ilk taksit ödeme süresinin başlangıç tarihinden itibaren her ay ve kesri için ayrı ayrı binde iki oranında faiz eklenecektir.
Binde iki faizi de içeren taksit tutarlarını tamamen ödeyen mükelleflerden uzlaşma ile belirlenen tutarın üzerindeki kamu alacaklarının tahsilinden vazgeçilecektir.
Örnek: Kocamustafapaşa Vergi Dairesi Müdürlüğü mükellefi Bay A hakkında 2001 yılına ilişkin olarak yapılan vergi incelemesi nedeniyle düzenlenen katma değer vergisi inceleme raporunda; 2001/Nisan dönemi için 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 29. maddesi kapsamında ikmalen 45.000,00 YTL katma değer vergisinin tarh edilmesi, aynı Kanunun 341, 344/1. ve geçici 27. maddesi kapsamında 45.000,00 YTL vergi ziyaı cezası ile 15.000,00 YTL özel usulsüzlük cezasının kesilmesinin önerildiği, bu tutarların vergi dairesi tarafından ihbarname ile mükellefe tebliğ edildiği mükellefin tebliği edilen bu vergi ve cezaları yargıya götürdüğü, vergi mahkemesinin mükellefin aleyhine karar verdiğini, kararın mükellef tarafından üst mahkemede itiraz konusu yapıldığını kabul edelim.
Bay A’nın 5736 sayılı Kanundan yaralanmak için 10 Mart 2008 tarihinde tarha yetkili vergi dairesine (Kocamustafapaşa Vergi Dairesi) başvurduğunu ve kendisine 15 Mart 2008 saat 10:00 uzlaşma günü verildiğini, 15 Mart 2008 saat 10:00’daki uzlaşmada;
2001/Nisan Dönemine İlişkin 45.000,00 YTL KDV’nin 25.000,00 YTL ye, 45.000,00 YTL olan vergi ziyaı cezasının 1.000,00 YTL ye, 15.000,00 YTL olan özel usulsüzlük cezasının ise tamamen kaldırılarak uzlaşmanın sağlandığını kabul edelim.
Mükellef Bay A’nın yargıdaki davayı kaybetmesi durumunda karşılaşacağı ödeme tutarı ile uzlaşma kapsamında ödemesi gereken tutar aşağıdaki tabloda gösterilmiştir. Bay A’nın uzlaşmadan yararlanabilmesi için üst mahkeme nezdinde ki ihtilafından vazgeçtiğine ilişkin dilekçesini (üç nüsha) uzlaşma komisyonuna vermesi gerekmektedir.
Davanın Kaybedilmesi Halinde
|
5736 sayılı Kanuna Göre Uzlaşma Sonrasında
|
|
Vergi
|
45.000,00
|
25.000,00
|
Gecikme Faizi (Uzlaşma Günü itibariyle)
|
177.750,00
|
98.752,00
|
Ceza
|
45.000,00
|
1.000,00
|
Özel Usulsüzlük
|
15.000,00
|
–
|
Ödenmesi Gereken Toplam Tutar
|
282.750,00
|
124.752,00
|
Mükellef, toplam 124.752,00 YTL borcunu 18 ayda 18 eşit taksitte binde iki faiz ile birlikte ödeyecektir.
6- İlk Taksit Ödemeleri Ne Zaman Başlayacak:
İlk taksitler ilişkin ödeme uzlaşma tutanağının düzenlendiği ayı takip eden aydan itibaren yapılacaktır.
Yukarıdaki örneğe göre Bay A’nın ilk taksidini 2008 Nisan ayı içinde son taksidini ise 2009 Eylül ayı içinde ödemesi gerekmektedir. Mükellefin ilk taksitte ödeyeceği tutar [Taksit tutarı* (1+(ay sayısı* faiz oranı))] formülü ile ((124.752,00/18= 6.930,67)*(1+(1*0,002))) 6.944,53 YTL olup diğer taksit dönemlerinde ödenmesi gereken tutarlar aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.
Taksit Sayısı Ödeme Dönemi Ödenecek Tutar (Faiz Dâhil) Taksit Sayısı Ödeme Dönemi Ödenecek Tutar (Faiz Dâhil)
1 Nis.08 6.944,53 10 Oca.09 7.069,28
2 May.08 6.958,39 11 Şub.09 7.083,14
3 Haz.08 6.972,25 12 Mar.09 7.097,00
4 Tem.08 6.986,11 13 Nis.09 7.110,86
5 Ağu.08 6.999,97 14 May.09 7.124,73
6 Eyl.08 7.013,83 15 Haz.09 7.138,59
7 Eki.08 7.027,70 16 Tem.09 7.152,45
8 Kas.08 7.041,56 17 Ağu.09 7.166,31
9 Ara.08 7.055,42 18 Eyl.09 7.180,17
7- Uzlaşılan Tutarlara İlişkin Taksit Ödemelerinin Aksatılması Durumunda Mükelleflerin Karşılaşacakları Müeyyideler:
Üzerinde uzlaşılan tutara ilişkin taksitlerin, mükellefler tarafından süresinde ödenmemesi ya da eksik ödenmesi halinde, süresinde ödenmeyen veya eksik ödenen taksit tutarına; son taksit ödeme süresi sonuna kadar, ödenmeyen ya da eksik ödenen taksitin son taksite ait olması halinde ise bu tutara son taksiti izleyen ayın sonuna kadar her ay ve kesri için ayrı ayrı % 5 oranında, tahsil tarihine kadar geçen süre için ise 21.7.1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre gecikme zammı tatbik edilerek ödeme emri tebliğine gerek kalmaksızın aynı Kanun hükümlerine göre cebren takip ve tahsil edilecektir.
Örnek: Bay A’nın 2008 Mayıs dönemine ait taksidini ödeme güçlüğü nedeniyle Ocak 2009’da ödemesi durumunda geciktiği 8 ay için aylık %5’ten toplam @ daha fazla ödeme yapması gerekecektir.
Buna göre ödeme yapılacak tutar: 6.958,39 YTL değil, ((Taksit tutarı*(1+(ay sayısı*faiz oranı(binde iki)))* (1+ ay sayısı * faiz oranı (yüzde beş))) formülü ile ((6.930,67*(1+(2*0,002)))*(1+(4*0,05))) 8.350,07 YTL olacaktır. Mükelleflerin 8 aylık bir geçikme için 1.391,68 YTL gibi yüksek faiz tutarı ile karşılaşmamaları için taksitlerin ödenmesinde gereken hassasiyeti göstermeleri menfaatlerine olacaktır.
8-Uzlaşma Konusu Kamu Alacaklarına İçin Daha Önce Yapılan Ödemelerin Durumu:
İdare ile mükellef arasında varılan uzlaşma kapsamındaki kamu alacakları için mükellefler tarafından Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce yapılmış tahsilâtlar, uzlaşılan tutarlara ve hesaplanan gecikme faizlerine 6183 sayılı Kanunun 47 nci maddesine göre mahsup edilecek, mahsup sonunda arta kalan tutarlar mükellefe red ve iade edilecektir.
Örnek: Bay A’nın yargıdaki ihtilafın aleyhine sonuçlanması halinde daha fazla geçikme zammı ödememek için vergi dairesine;
a-)100.000,00 YTL,
b-) 160.000,00 YTL
Ödeme yaptığını kabul edelim, bu durumda;
a-) Mükellef Bay A tarafından daha önce yapılan 100.000,00 YTL ödemenin, uzlaşma sonucu hesaplanan 124.752,00 YTL’den aşağıdaki tabloda gösterilen şekilde tenzili neticesinde kalan tutar 18 ayda 18 eşit taksitte, binde iki faiz ile birlikte ödenir.
5736 sayılı Kanuna Göre Uzlaşma Sonrasında
|
Önceden Ödenen 100.000 YTL’nin Mahsup Şekli
|
Kalan Tutar
|
|
Vergi
|
25.000,00
|
20.039,76
|
4.960,24
|
Gecikme Faizi (Uzlaşma Günü itibariyle)
|
98.752,00
|
79.158,65
|
19.593,35
|
Ceza
|
1.000,00
|
801,59
|
198,41
|
Özel Usulsüzlük
|
0
|
0
|
–
|
Ödenmesi Gereken Toplam Tutar
|
124.752,00
|
100.000,00
|
24.752,00
|
b-) Mükellef Bay A tarafından daha önce yapılan 160.000,00 YTL ödemenin, uzlaşma sonucu hesaplanan 124.752,00 YTL’den tenzili neticesinde kalan tutar mükellefe red ve iade edilir.
DEĞERLENDİRME VE SONUÇ:
27.02.2008 tarih ve 26800 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 5736 sayılı “Bazı Kamu Alacaklarının Uzlaşma Usulü İle Tahsili Hakkında Kanun” bir vergi affı olmayıp mükelleflerin çeşitli nedenlerle yargıya taşıdıkları kamu alacaklarından; devletin, hem yargının yükünü hafifletmek hem de bu şekilde tahsili halinde mükelleflerin ticari faaliyetlerini sekteye uğratabilecek tutardaki kamu alacaklarının bir kısmından feragat ederek kalan kısmın 18 ayda 18 eşit taksitte aylık binde iki gibi sembolik bir faiz ile birlikte hazineye intikalini sağlamaya yönelik yapılan bir düzenlemedir
5736 sayılı Kanunun ile yapılan düzenlemenin hedeflenen amaca ulaşılması için idare ile mükellefler arasında yapılacak uzlaşma görüşmelerinde mükelleflerin kamuya olan borçlarının yargıdaki ihtilaflarından vazgeçmelerini teşvik edecek biçimde yeniden yapılandırılması önemli bir husustur.
Öte yandan, bazı kamu alacaklarının uzlaşma yoluyla tahsiline ilişkin 5736 sayılı Kanun hükmünden yaralanmak isteyen mükelleflere başvuru için kısa bir süre tanınmıştır. Mükelleflere tanınan başvuru süresi 31.03.2008 tarihinde sona ermektedir. Kanun ile Maliye Bakanına başvuru süresini bir aya kadar uzatma yetkisi verilmiş ise de Maliye Bakanın bu yetkisini kullanarak başvuru süresini uzatma yoluna gitmemesi durumunda mükelleflerin devlete olan borçlarında; indirim, 18 ayda 18 eşit taksit ve binde iki gibi sembolik bir faiz içeren bu düzenlemeden yaralanarak borçlarından kurtulma haklarını kaybetmemeleri için acele etmeleri menfaatlerinedir.