Promosyon Ürünleri Ve Eşantiyon Ürünlerin Katma Değer Vergisi Karşısındaki Durumu

1- GİRİŞ :

Rekabetin çok yoğun olduğu günümüz şartlarında işletmeler, satışlarını artırmak için bir malın yanında ayrıca bir bedel tahsil etmeksizin başka bir mal veya eşantiyon ürünler vermektedirler. Ayrıca, gazete, dergi vb. gibi yayın faaliyetinde bulunan kuruluşlar da bu yayınlarının tirajını artırmak amacıyla promosyon kampanyaları düzenlemektedirler.

Promosyon ve eşantiyon olarak verilen ürünlerin KDV tabi olup olmayacağı, söz konusu ürünler için yüklenilen KDV’sinin ne olacağına ilişkin tereddütler oluşmaktadır. Bu yazımızda, bir promosyon ve eşantiyon olarak verilen ürünlerin katma değer vergisi karşısındaki durumu Katma Değer Vergisi Kanunu ve bu konuda yayınlanmış olan 50 Seri No’lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği hükümleri doğrultusunda örneklerde verilerek anlatılmaya çalışılacaktır.

2- PROMOSYON ÜRÜNLERİ :

Ticari hayatta, ticareti yapılan mallara olan talebin artırılması amacıyla, bir takım pazarlama teknikleri geliştirilmekte, satışı yapılan malın yanında başka bir malın ayrıca bir bedel alınmaksızın verilmesi de sıkça karşılaşılan bir pazarlama tekniği olarak ortaya çıkmaktadır.

Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 2/1. maddesinde, bir malın tasarruf hakkının malik veya adına hareket edenlerce, alıcıya veya adına hareket edenlere devrinin teslim sayılacağı ve KDV’nin konusuna gireceği belirtilmiş olup, ticari bir işletmenin gerçekleştirdiği bedelsiz teslimler de bu çerçevede katma değer vergisine konu olmaktadır.

Ancak, firmaların iktisadi faaliyetini genişletme, emsal işletmelerle rekabet edebilme, üretim veya satışını yaptıkları mallara olan talebi koruma veya artırma amacıyla bir malın yanında başka bir mal verilmesi şeklinde gerçekleşen işlemlerde, promosyon ürünü açısından bir bedelsiz teslim söz konusu olmamaktadır. Zira, firmanın genişleyen faaliyetiyle bağlantılı olarak işletmede yaratılan katma değer artmaktadır. Nitekim piyasadan satın alınan veya ithal edilen malların promosyon ürünü olarak müşterilere verilmesi, mükellefler açısından pazarlama gideri niteliğini taşımakta ve bu malların alış bedelleri Gelir Vergisi Kanunu’nun 40. maddesinin 1 numaralı bendine göre gider olarak kaydedilebilmektedir.

Dolayısıyla, firmanın yarattığı katma değer içerisinde vergilenen promosyon mallarının müşterilere verilmesi sırasında katma değer vergisi hesaplanmasına gerek bulunmamakta ve bu ürünler için yüklenilen katma değer vergisinin ise prensip olarak indirim konusu yapılması gerekmektedir.

Bu durum, katma değer vergisi sistemindeki farklı oran uygulaması nedeniyle bazı sorunlara neden olmakta ve düşük oranda vergiye tabi bir malın yanında yüksek oranda vergiye tabi bir malın promosyon ürünü olarak verildiği hallerde, promosyon olarak verilen malların ticaretini yapan firmalar açısından haksız rekabet sorunu ortaya çıkmaktadır.

KDV Kanunu’nun 29/4. maddesi ile, vergi indirimi uygulamasında doğabilecek aksaklıkları, vergi mükerrerliğine ve vergi muafiyetine meydan vermeyecek şekilde, KDV Kanunu’nun ana ilkelerine uygun olarak giderme ve indirimle ilgili usul ve esasları düzenleme konusunda Maliye Bakanlığına yetki verilmiş bulunmaktadır.

Bu yetki çerçevesinde, promosyon ürünü olarak verilen malın (aynı işletmede imal veya inşa edilenler dahil) tabi olduğu katma değer vergisi oranının;

– Satışı yapılan mala ait katma değer vergisi oranına eşit veya daha düşük oranda olması halinde promosyon ürünü için yüklenilen katma değer vergisinin tamamının indirim konusu yapılması,

– Satışı yapılan malın tabi olduğu katma değer vergisi oranından yüksek olması halinde ise promosyon ürünü için yüklenilen katma değer vergisinden, satışı yapılan malın tabi olduğu orana isabet eden kısmın indirim konusu yapılması, kalan kısmın gelir veya kurumlar vergisi açısından gider veya maliyet olarak dikkate alınması, uygun görülmüştür.

Her iki durumda da, promosyon ürünü olarak satın alınan, ithal edilen ya da aynı işletmede imal veya inşa edilen malların; ne kadarının aynı dönemde ayrıca bir bedel tahsil edilmeksizin verileceği, ne kadarının stoklarda kalacağı bilinemediğinden bu mallara ilişkin olarak yüklenilen vergi, öncelikle “indirilecek katma değer vergisi” hesabına alınacaktır. Birinci durumda, promosyon mallarının alımı, imal veya inşası ile her hangi bir bedel alınmaksızın müşterilere verilmesi işleminin aynı dönemde veya farklı dönemlerde gerçekleşmesi, bu mallarla ilgili olarak yüklenilip indirim konusu yapılacak katma değer vergisi açısından bir önem taşımamaktadır.

Promosyon ürününün tabi olduğu katma değer vergisi oranının, satışı yapılan malın tabi olduğu orandan yüksek olduğu hallerde ise;

– Promosyon olarak verilen malların alımı, imal veya inşası ile ayrıca bir bedel tahsil edilmeksizin müşterilere verilmesi işleminin aynı dönemde gerçekleşmesi halinde bu mallarla ilgili olarak yüklenilen ve öncelikle “indirilecek katma değer vergisi” hesabına alınmış olan katma değer vergisinden, satışı yapılan malın tabi olduğu orana isabet eden kısım dışındaki tutar, “indirilecek katma değer vergisi” hesabından çıkarılarak gider hesaplarına intikal ettirilecektir.

– Promosyon, ürününün satın alındığı ya da işletmede imal veya inşa edildiği dönemde değil de, daha sonraki dönemlerde müşterilere verilmesi halinde ise bu ürünlerle ilgili olarak malların satın alındığı, imal veya inşa edildiği dönem beyannamesinde “indirilecek katma değer vergisi” olarak beyan edilen tutardan, satışı yapılan malın tabi olduğu orana isabet eden kısmın düşülmesinden sonra kalan tutar, ürünlerin ayrıca bir bedel alınmaksızın teslim edildiği dönem beyannamesinin 30 satırına (İlave Edilecek KDV) dahil edilerek beyan edilecek ve aynı miktar gider veya maliyet hesaplarına alınacaktır.

Promosyon ürünü için yüklenilen vergiden indirim konusu yapılacak kısım aşağıdaki formülle hesaplanacak, artan kısım gider veya maliyet olarak dikkate alınacaktır.

Promosyon ürünü için yüklenilen vergi tutarı

x

Satışı yapılan malın tabi olduğu oran
Promosyon ürününün tabi olduğu oran

Öte yandan, promosyon ürünü olarak verilen malların alışı sırasında yapılan diğer giderlere ilişkin yüklenilen katma değer vergilerinin genel hükümler çerçevesinde indirim konusu yapılacağı tabidir.

ÖRNEK – 1:Promosyon ürününün KDV oranının satışı yapılan mala ait KDV oranına eşit olması;

(A) gazetecilik firması; periyodik dönemler halinde veya her gün gazetenin yanında ek olarak bir dergi vermektedir. Gazetenin satışını artırmak amacıyla ve ayrıca bir bedel alınmaksızın verilen bu dergi, işletmede yaratılan katma değerin bir unsuru niteliğinde olduğundan tesliminde ayrıca katma değer vergisi hesaplanmayacaktır. Gazete ve derginin teslimi aynı oranda katma değer vergisine tabi olduğundan, dergi için yüklenilen verginin tamamı indirim konusu yapılacaktır.

ÖRNEK – 2:Promosyon ürününün KDV oranının satışı yapılan mala ait KDV oranından düşük veya aynı olması;

Bir bilgisayar firması bilgisayar satışlarını arttırmak amacıyla bilgisayar alan müşterilerine cep telefonunu hediye olarak vermeyi planlamıştır. Bu amaçla, 1.000 adet cep telefonunu 80.000 TL bedel ve 14.400 TL KDV ödeyerek �zubat 2009 döneminde ödemeyi banka aracılığıyla yaparak satın almıştır. Her iki ürününde KDV oranı % 18 olduğundan, promosyon olarak verilen cep telefonları için ödenen KDV’nin tamamını �zubat 2009 döneminde indirim konusu yapabilecektir.

Söz konusu işlemleri ilişkin Muhasebe Kayıtlarının da aşağıdaki gibi gerçekleştirilmesi gerekmektedir.

——————— ../Mayıs/2009 ———————————

157 Diğer Stoklar 80.000

157.02. Promosyon Malları

191 İndirilecek KDV 14.400

102 Bankalar 94.400

————————- …… ——————————–

ÖRNEK – 3: :Promosyon ürününün KDV’sinin satışı yapılan mala ait KDV oranından yüksek olması;

A Marketler Zinciri, satışını yaptığı stoklarında yer alan 10 kg.’lık ayçiçek yağı olan talebi artırmak amacıyla 10’kg ayçiçek yağını alan müşterisine, ayrıca bir bedel almaksızın 1 adet cam mutfak eşyası vermek suretiyle bir kampanya düzenlemiştir. Mayıs/2009 döneminde A Firmasından 100.000 adet cam mutfak eşyası satın almış ve 500.000 TL mal bedeli ve 90.000 TL KDV’yi banka arcılığıyla ödemiştir.

A Marketleri, Mayıs/2009 döneminde 10 kg’lık 50.000 adet ayçiçek yağı satmış ve cam eşyaların da 50.000 adetini ayçiçek yağlarıyla birlikte müşterilerine vermiştir. Haziran/2009 döneminde de 50.000 adet 10 kg’lık deterjan satışı yaparak kalan cam mutfak eşyalarını da bu ürünlerle birlikte müşterilerine dağıtmıştır. Ayçiçek yağının perakende satışında KDV oranı %8, cam mutfak eşyasının KDV oranı ise % 18’dir.

Bu durumda, A Marketleri, cam mutfak eşyaları için yüklendiği KDV’nin tamamını öncelikle Mayıs/2009 döneminde yasal defter kayıtlarına indirilecek KDV olarak kaydedecektir. İndirilecek KDV tutarından aynı dönemde müşterilere verilen 50.000 adet cam mutfak eşyasına ait KDV miktarını tespit edecek, bu tutardan, satışı yapılan ayçiçek yağının tabi olduğu orana isabet eden kısım indirim hesaplarında kalacak, artan kısım gider hesaplarına alacaktır. Dolayısıyla, Mayıs/2009 dönemine ilişkin KDV beyannamesinde İndirilecek KDV olarak beyan edilecek tutar aşağıdaki şekilde hesaplanacaktır.

Cam mutfak eşyası için yüklenilen ve satın alındığı tarihte “indirilecek katma değer vergisi” hesabına alınan tutar: 90.000 TL.

Yüklenilen katma değer vergisi tutarından satın alındığı dönemde müşterilere dağıtılan cam mutfak eşyasına ait kısım: 45.000 TL.

Satın alındığı dönemde müşterilere dağıtılan cam mutfak eşyası için yüklenilen katma değer vergisinden, bu dönemde indirilebilecek katma değer vergisi:

45.000 TL. X ( 8: 18) = 20.000 TL

Satın alındığı dönemde dağıtımı yapılan cam mutfak eşyası ile ilgili olarak yüklenilen katma değer vergisinden gider olarak yazılacak kısım ise;

(45.000 – 20.000 =) 25.000 TL. olacaktır.

Satın alınan dönemde dağıtımı yapılamayan 50.000 adet cam mutfak eşyası için yüklenilen katma değer vergisinin tümü Mayıs/2009 dönemine ait KDV beyannamesinde indirilecek KDV olarak beyan edilecektir. Buna göre, bu dönem beyannamesinde indirilecek KDV olarak beyan edilecek tutar : (45.000 + 20.000 =) 65.000 TL. olacaktır.

Kalan 50.000 adet cam mutfak eşyasının Haziran/2009 döneminde müşterilere dağıtılması sırasında, bu ürünler için yüklenilen katma değer vergisinden indirilmesi gereken tutar, yukarıdaki hesaplamalar ve açıklamalar çerçevesinde 20.000 TL olarak belirlenecektir. Mayıs/2009 dönemine ait beyannamede tümü indirilecek katma değer vergisi olarak beyan edilen 50.000 adet cam mutfak eşyası alımına ait katma değer vergisi tutarından bu miktarın düşülmesinden sonra kalan;

(45.000 – 20.000 =) 25.000 TL.

Haziran/2009 dönemine ait beyannamenin 30. satırına (İlave Edilecek KDV) dahil edilerek beyan edilmek suretiyle indirim hesabından çıkartılan bu miktar, kurumlar vergisi açısından gider unsuru olarak dikkate alınacaktır.

Söz konusu işlemleri ilişkin Muhasebe Kayıtlarının da aşağıdaki gibi gerçekleştirilmesi gerekmektedir.

——————— ../Mayıs/2009 ———————————

157 Diğer Stoklar 500.000

157.02. Promosyon Malları

191 İndirilecek KDV 90.000

102 Bankalar 590.000

——————— ../Mayıs/2009 ———————————

760 Pazarlama Satış ve Dağıtım Gid. 275.000

157 Diğer Stoklar 250.000

157.02. Promosyon Malları

191 İndirilecek KDV 25.000

————————- …… ——————————–

——————— ../Haziran/2009 ——————————–

760 Pazarlama Satış ve Dağıtım Gid. 275.000

157 Diğer Stoklar 250.000

157.02. Promosyon Malları

391 Hesaplanan KDV 25.000

391.02. İlave Edilecek KDV (İndirim İptali)

————————- …… ——————————–

3- E�zANTİYON VEYA NUMUNE MALLAR VERİLMESİ :

Firmaların belirli zamanlarda, özellikle dini bayramlarda ve yılbaşlarında kendi tanıtımlarını yapmak amacıyla her hangi bir bedel almaksızın kalem, anahtarlık, ajanda, takvim ve benzeri eşya dağıtmaları geleneksel hale gelmiştir. Ticari hayatta eşantiyon olarak adlandırılan bu ürünler, her ne kadar işletmede tüketilmemekte ise de ayni pazarlama gideri niteliğinde olduğundan, bu ürünlerin müşterilere ayrıca bir bedel alınmaksızın teslimi katma değer vergisi hesaplanmasını gerektirmemektedir.

Diğer taraftan, firmalar halen satışını yaptıkları veya piyasaya yeni çıkardıkları bir ürünün tanıtımını sağlamak amacıyla numune mallar üretmekte ve bu malları da ayrıca bir bedel tahsil etmeksizin vermektedir. Ana malın bütün, özelliklerini taşımakla birlikte, satışa konu edilemeyecek bir miktarla sınırlı olan ve üzerinde “Numunedir, parayla satılmaz, vb.” ibareleri taşıyan bu mallar da, işletmede tüketilmemekle birlikte ayni pazarlama gideri özelliğini taşıdığından, bu malların bedel alınmaksızın. teslimi de eşantiyonlarda olduğu gibi katma değer vergisi hesaplanmasını gerektirmemektedir.

Bu açıklamalar çerçevesinde gerek numune, gerekse eşantiyon adı altında teslim edilen malların;

– Ticari teamüllere uygun nitelikte ve miktarda olması,

– Ayrıca bir satışa konu olmayacak şekilde verilmesi,

halinde katma değer vergisi hesaplanmayacaktır.

Bu şartlara ilaveten, numune malların firmanın unvanı ve para ile satılmayacağını belirten bir şerhi taşıması gerekmektedir.

İşletmenin iktisadi faaliyetini yaygınlaştırmaya ve tanıtmaya yönelik olarak verilen bu mallar için yüklenilen vergiler, genel hükümler çerçevesinde indirim konusu yapılacaktır.

ÖRNEK – 1

�zampuan imalatı ile uğraşan (A) firması, satışını yaptığı şampuanlar bir kere kullanmaya mahsus miktarlarda poşetleyerek, tüketicilerin posta kutularına koymak suretiyle dağıtmıştır.

Ayrı bir satışa konu olmayacak şekilde tüketiciye yönelik ve reklam gideri mahiyetinde verilen, ayrıca ambalajında numune olduğu belirtilen bu şampuanlar için katma değer vergisi hesaplanması söz konusu olmayacak, bu ürünlere ilişkin yüklenilen katma değer vergisi ise indirim konusu yapılacaktır.

ÖRNEK – 2

Bir ilaç firması, piyasaya yeni çıkaracağı bir ilacın tanıtımını sağlamak amacıyla doktorlara, üzerinde “Numunedir Satılamaz.” ibaresi bulunan ilaçları numune olarak vermektedir. İlaç firmasının bu ilaçlar için katma değer vergisi hesaplaması söz konusu olmayacaktır. Yüklenilen katma değer vergisi ise indirim konusu yapılacaktır.

3- SONUÇ :

İşletmeler faaliyet gösterdikleri sektördeki paylarını korumak veya artırmak için promosyon ve eşantiyon ürün verme uygulaması yapmaktadırlar. Promosyon ve eşantiyon olarak verilen ürünler, KDV Kanunu açısında bedelsiz teslim hükmünde olsa da, söz konusu teslimler işletmelerin rekabet edebilme, pazar paylarını arttırma, satışını yaptıkları ürüne talebi koruma veya artırma amacıyla müşterilere verilmekte ve bu ürünler için yapılan giderler de işletmeler açısından pazarlama gideri niteliği taşımaktadır.

Dolayısıyla, işletmelerin oluşturduğu katma değer içerisinde vergilenen promosyon mallarının müşterilere verilmesi sırasında katma değer vergisi hesaplanmasına gerek bulunmamakta ve bu ürünler için yüklenilen katma değer vergisinin ise;

– Promosyon veya eşantiyon olarak verilen ürünün KDV oranı, satışı yapılan ürünün KDV oranından düşük veya eşit ise, bu ürünler için yüklenilen KDV’nin tamamı indirim konusu yapılacak,

– Promosyon veya eşantiyon olarak verilen ürünün KDV oranı, satışı yapılan ürünün KDV oranından yüksek ise, bu ürünler için yüklenilen katma değer vergisinden, satışı yapılan malın tabi olduğu orana isabet eden kısmın indirim konusu yapılacak, kalan kısmın gelir veya kurumlar vergisi açısından gider veya maliyet olarak dikkate alınacaktır.

KAYNAKÇA

– T.C. Yasalar (02.11.1984), 3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu , Ankara.

– T.C. Yasalar, (21.06.2006) 5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu , Ankara.

– T.C. Yasalar, (06.01.1961) 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu , Ankara.

– T.C. Yasalar, 50 Seri No’lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği, (25.12.1995 tarih ve 22504 sayılı Resmi Gazete), Ankara.

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*